Turnover, bir organizasyondaki çalışanların belirli bir süre içinde işten ayrılma oranını ifade eder. Yüksek turnover oranı, iş gücü maliyetlerini artırabilir ve iş sürekliliğini olumsuz etkileyebilir. Turnover ne demek ve çalışanların işten ayrılması nasıl engellenir merak ediyorsan bu içerik tam sana göre!
Turnover ne demek sorusunun cevabı, bir organizasyonda belirli bir dönem içinde çalışanların işten ayrılması ve yerine yeni çalışanların alınması sürecini ifade eder. Yüksek turnover oranı, iş gücü kaybının fazla olduğunu ve sürekli olarak yeni çalışanların işe alındığını gösterir. Çalışanların işten ayrılmasını engellemek için çeşitli stratejiler uygulanabilir. Çalışanların memnuniyetini ve bağlılığını artırmak için açık iletişim kanalları oluşturmak önemlidir. Çalışanların geri bildirimlerine değer vermek ve bu geri bildirimler doğrultusunda iyileştirmeler yapmak, onların organizasyona olan bağlılığını artırır.
Kariyer gelişim fırsatları sunmak çalışanların işte kalma isteğini artırır. Eğitim programları, terfi olanakları ve mentorluk gibi imkanlar çalışanların yeteneklerini geliştirmelerine yardımcı olur ve onları motive eder. İş yaşam dengesi sağlamak için esnek çalışma saatleri ve uzaktan çalışma gibi seçenekler sunmak da çalışanların işten ayrılma oranını düşürür. Pozitif bir iş kültürü ve çalışma ortamı yaratmak, çalışanların moralini yüksek tutar ve organizasyona olan bağlılıklarını artırır. Tüm stratejiler, çalışanların işten ayrılmasını engellemek ve organizasyonda istikrarı sağlamak için etkili yöntemlerdir.
Turnover sebepleri nelerdir?
Turnover’ın sebepleri, çalışanların işten ayrılmalarına yol açan çeşitli faktörleri kapsar ve organizasyonel, kişisel ve dışsal etkenler olarak sınıflandırılabilir. Organizasyonel sebepler arasında, düşük ücret ve yetersiz yan haklar, kariyer gelişim fırsatlarının eksikliği, kötü yönetim ve liderlik, iş yerindeki kötü çalışma ortamı ve iş yaşam dengesinin sağlanamaması yer alır. Çalışanlar, kendilerini değerli hissetmediklerinde, adil bir şekilde ödüllendirilmediklerinde veya profesyonel olarak gelişme fırsatları bulamadıklarında işten ayrılma eğilimindedirler.
Kişisel sebepler arasında, çalışanların kişisel hedefleri ve kariyer planları, ailevi sorumluluklar ve sağlık sorunları yer alabilir. Bazen çalışanlar, kariyerlerinde farklı bir yön çizmek veya kişisel yaşamlarındaki değişikliklere uyum sağlamak için işlerinden ayrılabilirler. Dışsal sebepler ise, ekonomik koşullar, iş piyasasındaki değişiklikler ve diğer şirketlerden gelen cazip iş tekliflerini içerir. Ekonomik dalgalanmalar ve iş piyasasındaki rekabet, çalışanların iş değiştirme kararlarını etkileyebilir. Çalışanların daha iyi maaş, yan haklar veya çalışma koşulları sunan başka şirketlerde fırsatlar görmeleri de işten ayrılmalarına neden olabilir.
İdeal turnover oranı nedir?
İdeal turnover oranı, bir şirketin çalışan devir hızının sağlıklı ve sürdürülebilir bir düzeyde olup olmadığını belirlemek için kullanılır. Turnover oranı, belirli bir dönemde işten ayrılan çalışanların sayısının toplam çalışan sayısına bölünmesiyle elde edilen bir metriktir. İdeal bir turnover oranı sektöre, şirketin büyüklüğüne ve iş gücü dinamiklerine bağlı olarak değişiklik gösterebilir. Düşük bir turnover oranı, çalışanların işlerinden memnun olduğunu ve şirketle uzun süreli bağlılık kurduklarını gösterir. Çok düşük bir turnover oranı, yenilikçi fikirlerin ve taze bakış açılarının şirkete dahil olmasını engelleyebilir.
İdeal turnover oranı %10 ile %20 arasında kabul edilir. Söz konusu oran, yeni yeteneklerin şirkete dahil olmasını sağlarken, mevcut çalışanların bilgi ve deneyimlerini korumak için de yeterli bir denge oluşturur. Şirketler, turnover oranlarını düzenli olarak izlemeli ve ideal seviyede tutmak için gerekli stratejileri uygulamalıdır. İlgili stratejiler arasında çalışan memnuniyetini artırmaya yönelik programlar, rekabetçi maaş ve yan haklar, profesyonel gelişim fırsatları ve sağlıklı bir iş ve yaşam dengesi sağlama gibi önlemler bulunur. Bu konuda yepyeni öneriler için yeni nesil çalışanlarda iş motivasyonu nasıl artırılır yazımıza mutlaka göz atmalısınız!
Turnover oranı nasıl hesaplanır?
Turnover oranı, bir şirketin belirli bir dönemde işten ayrılan çalışanlarının oranını hesaplamak için kullanılan bir metriktir ve yıllık bazda değerlendirilir.
- Belirli bir dönemde işten ayrılan çalışanların sayısı tespit edilir. İlgili dönemde işten ayrılanların sayısı, gönüllü ayrılmalar (örneğin, başka bir iş fırsatı için ayrılma) ve zorunlu ayrılmalar (örneğin, işten çıkarılma) dahil olmak üzere tüm ayrılma nedenlerini kapsar.
- Sonrasında, aynı dönemdeki ortalama çalışan sayısı hesaplanır. Ortalama çalışan sayısı, dönemin başındaki ve sonundaki toplam çalışan sayılarının toplanıp ikiye bölünmesiyle bulunur. Örneğin, yılın başında 100 çalışanınız ve yılın sonunda 120 çalışanınız varsa, ortalama çalışan sayısı (100 + 120) / 2 = 110 olacaktır.
- Hesaplanan iki değeri yerine koyarak turnover oranını hesaplayabilirsiniz. Örneğin, bir yılda 15 çalışan işten ayrıldıysa ve ortalama çalışan sayısı 110 ise, turnover oranı (15 / 110) × 100 = %13,64 olacaktır. Söz konusu oran, iş gücü devir hızınızı gösterir ve şirketinizin çalışan bağlılığı ve memnuniyeti hakkında bilgi verir.
Turnover şirketleri nasıl etkiler?
Turnover, yani çalışan sirkülasyonu, bir şirketin iş gücünde meydana gelen değişimlerin hızını ve sıklığını ifade eder. Yüksek turnover oranları, şirketler üzerinde hem mali hem de operasyonel açıdan olumsuz etkiler yaratabilir. Yüksek turnover’lar maliyetleri artırır. Yeni çalışanların işe alınması, eğitilmesi ve işe adaptasyon süreçleri, şirket için önemli bir mali yük oluşturur. Mevcut çalışanların işten ayrılması, bilgi ve deneyim kaybına yol açar ve böylece verimliliğin düşmesine sebep olabilir. Turnover, çalışan moralini ve işyeri atmosferini olumsuz etkileyebilir. Sürekli olarak iş arkadaşlarının ayrıldığını görmek, kalan çalışanların motivasyonunu düşürebilir ve iş tatminsizliğine neden olabilir.
Yüksek turnover’lar, şirketin dışarıdaki itibarını da zedeleyebilir. Potansiyel çalışanlar, yüksek turnover oranlarının olduğu şirketleri tercih etmeyebilirler. Söz konusu durum, iş güvenliği ve iş tatmini konusunda olumsuz bir algı yaratabilir. Müşteriler ve iş ortakları da yüksek turnover’dan etkilenebilir, çünkü sürekli değişen personel, hizmet kalitesinde dalgalanmalara neden olabilir. Yüksek turnover, şirketin genel performansını ve rekabet gücünü olumsuz etkileyebilir. Şirketler, turnover oranlarını kontrol altında tutmak için çalışan memnuniyetini artıran stratejiler geliştirmeli ve uygulamalıdırlar. Böylece, işyerinde daha istikrarlı bir ortam oluşturacak ve uzun vadede şirketin başarısına katkıda bulunacaktır.
Turnover nasıl engellenir?
Turnover’ı düşürmek ve çalışan sirkülasyonunu azaltmak için şirketler, çalışan memnuniyetini artıran çeşitli stratejiler uygulayabilirler:
- Rekabetçi ve adil bir ücret politikası benimsemek önemlidir. Çalışanların piyasa koşullarına uygun maaş ve yan haklar alması, onların şirkete bağlılığını artırır ve ayrılma ihtimallerini azaltır.
- Kariyer gelişim fırsatları sunmak, çalışanların uzun vadeli hedefler belirlemesine ve şirket içinde büyümeyi hedeflemelerine yardımcı olur. Eğitim programları, sertifikasyon olanakları ve terfi imkanları, çalışanların profesyonel gelişimini destekler ve işyerine olan bağlılıklarını güçlendirir.
- Ekip çalışmasını teşvik eden, açık iletişimi destekleyen ve çalışanların görüşlerine önem veren bir iş yeri kültürü, çalışan memnuniyetini artırır. Esnek çalışma saatleri ve uzaktan çalışma seçenekleri sunmak da önemli bir faktördür.
- İş ve yaşam dengesini destekleyen uygulamalar, çalışanların iş stresini azaltır ve onların şirkete olan bağlılıklarını artırır. Çalışanların işlerini ve çalışma koşullarını sürekli olarak değerlendiren geri bildirim mekanizmaları kurmak da etkilidir.
- Başarılı bir işe alım süreci de turnover oranlarını düşürmek için kritiktir. Doğru kişiyi doğru işe yerleştirmek, çalışanların uzun vadede şirkette kalma olasılığını artırır. Turnover oranlarını düşürmek için stratejilerin bütüncül bir şekilde uygulanması, çalışanların şirkete olan bağlılıklarını artırarak uzun vadeli başarıya katkıda bulunur.