Hizmet tespit davası açmak

Hizmet tespit davası, bir işçinin fiilen çalışmasına rağmen Sosyal Güvenlik Kurumu’na (SGK) bildirilmeyen veya eksik bildirilen çalışma sürelerinin mahkeme yoluyla tespit edilmesini sağlayan bir dava türüdür. Bu dava, işçinin sosyal güvenlik haklarını korumayı ve emeklilik gibi uzun vadeli hak kayıplarını önlemeyi amaçlar. Kamu düzeniyle ilgili olması nedeniyle mahkemeler, bu davalarda özel bir özenle delilleri re’sen araştırır. Bu yazıda, hizmet tespit davası nedir, nasıl açılır, zamanaşımı süreleri ve diğer önemli detaylar yazımızda!

Hizmet tespit davası nedir?

Hizmet tespit davası, işçinin işverene bağlı olarak çalıştığı sürelerin SGK’ya bildirilmemesi veya eksik bildirilmesi durumunda, bu sürelerin resmi kayıtlara geçirilmesi için açılan bir davadır. İşçi, sigortalı sayılabilecek bir işte çalışmışsa ve bu çalışma SGK tarafından tespit edilmemişse, hizmet tespit davası ile haklarını talep edebilir. Bu dava, özellikle emeklilik için gerekli prim gün sayısının tamamlanması veya kıdem tazminatı gibi işçilik alacaklarının hesaplanması açısından kritik öneme sahiptir.

Hizmet tespit davası nasıl açılır?

Hizmet tespit davaları nasıl açılır sorusu, bu süreci başlatmak isteyen işçiler için oldukça önemlidir. Dava, iş mahkemesinde açılır ve işverene karşı yöneltilir. SGK, dava sürecinde fer’i müdahil olarak yer alır. İşçi, fiili çalışmasını ispatlayacak delillerle birlikte bir dilekçe sunmalıdır. Dava açmadan önce SGK’ya başvurarak işe giriş bildirgesi ve prim kayıtlarının talep edilmesi önerilir. İş mahkemesi bulunmayan yerlerde asliye hukuk mahkemeleri görevlidir. Yetkili mahkeme ise genellikle işverenin yerleşim yeri veya işyerinin bulunduğu yer mahkemesidir.

Hizmet tespit davası zamanaşımı

Hizmet tespit davasında zamanaşımı, daha doğru bir ifadeyle hak düşürücü süre, bu davanın açılabilmesi için kritik bir unsurdur. 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nun 86/9. maddesine göre, dava, hizmetin geçtiği yılın sonundan itibaren 5 yıl içinde açılmalıdır. Bu süre, zamanaşımı değil, hak düşürücü süredir ve hakim tarafından re’sen dikkate alınır. Örneğin, 2020 yılında sona eren bir çalışma için dava 2025 sonuna kadar açılmalıdır. Ancak, işe giriş bildirgesi verilmişse veya SGK tarafından çalışma tespit edilmişse, bu süre uygulanmaz.

Hizmet tespit davasında hak düşürücü süre

Hizmet tespit davasında hak düşürücü süre, yukarıda belirtilen 5 yıllık süreyi ifade eder. Bu süre, iş akdinin sona erdiği yılın sonundan başlar. İşçi ölmüşse, mirasçıları için hak düşürücü süre, işçinin ölüm tarihinden itibaren 5 yıl olarak hesaplanır. Ancak, işverenin SGK’ya herhangi bir bildirimde bulunmuş olması (örneğin, işe giriş bildirgesi) veya çalışmanın SGK müfettişleri tarafından tespit edilmiş olması gibi istisnai durumlarda hak düşürücü süre işlemez. Bu istisnalar, işçinin dava açma hakkını korur.

Hizmet tespit davası ispat

Hizmet tespit davasında ispat yükü, kural olarak işçiye aittir. İşçi, fiili çalışmasını ve hizmet süresini somut delillerle kanıtlamalıdır. Ancak, kamu düzeniyle ilgili bir dava olması nedeniyle mahkeme, delilleri re’sen araştırır. İspat için kullanılabilecek deliller arasında tanık beyanları, maaş bordroları, banka kayıtları, işyeri özlük dosyası, SGK kayıtları ve yazışmalar yer alır. Tanık beyanları özellikle önemlidir, ancak işverenin yazılı delil sunması durumunda, işçinin de eşdeğer yazılı delil sunması gerekebilir.

Hizmet tespit davası arabuluculuk

Hizmet tespit davaları arabuluculuk kapsamında değildir. 7036 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu’na göre, işçi-işveren uyuşmazlıklarının çoğunda arabuluculuk dava şartı olsa da, hizmet tespit davaları kamu düzeniyle ilgili olduğundan bu zorunluluktan muaftır. Bu nedenle, işçiler doğrudan iş mahkemesine başvurabilir. Ancak, işçilik alacakları (örneğin, kıdem tazminatı) talep ediliyorsa, bu talepler için arabulucuya başvurulması gerekebilir.

Hizmet tespit davası dilekçe örneği

Hizmet tespit davası dilekçe örneği, davanın doğru bir şekilde başlatılması için önemlidir. Dilekçe, işçinin kimlik bilgileri, işverenin bilgileri, çalışılan süreler, talep edilen hizmet süresinin tespiti ve delillerin açıkça belirtilmesi gereken bir belgedir. Aşağıda örnek bir dilekçe formatı sunulmuştur:

**… İŞ MAHKEMESİ’NE**

DAVACI: [Ad Soyad, T.C. Kimlik No, Adres]
DAVALI: [İşverenin Adı/Unvanı, Adres]
KONU: [Tarih Aralığı] Çalışma Süresinin Tespiti Talebi

AÇIKLAMALAR:

  1. Müvekkil, [işverenin adı] nezdinde [başlangıç tarihi] ile [bitiş tarihi] arasında [iş tanımı] olarak çalışmıştır.
  2. Bu süre boyunca SGK’ya bildirim yapılmamış veya eksik bildirimde bulunulmuştur.
  3. Çalışma süresi, tanık beyanları, maaş bordroları ve banka kayıtları ile ispatlanacaktır.

DELİLLER: Tanık beyanları, SGK kayıtları, maaş bordroları, banka kayıtları, işyeri özlük dosyası.
NETİCE VE TALEP: Yukarıda belirtilen sürelerin SGK’ya bildirilmeyen hizmet süreleri olarak tespitine ve yargılama giderlerinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ederiz.

Saygılarımızla,
[Tarih]
[Avukat Adı Soyadı, İmza]

Loading spinner